MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

HAC

<< 1610 >>

DEVAM: 9- Umre'nin Belirli Bir Vaktinin Olmaması

 

4. Hz. Aişe (r.anha)

 

- - (-)

11018 (1)- Mu'minlerin annesi Aişe bildiriyor: "Ey Allah'ın Resulü! İnsanlar hac ve umre yapmış bir şekilde dönerlerken ben sadece hac yapmış olarak dönüyorum" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Temizlenene kadar bekle, sonra Temim'e çıkıp oradan umre için ihrama gir. Bizimle de filan dağın yanında buluşursun. Ancak sevabın da çekeceğin zahmet kadarıyla'' veya: ''Yapacağın harcama kadarıyla olacaktır'' buyurdu veya bu manada bir şey söyledi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari, umre 3/610 (1787), Müslim, hac 2/876 (1211), Tirmizi, hac 3/264 (934, "hasen sahih"), Nesai, hac 5/177 (2803), İbn Mace, hac 2/997 (2999) ve Darimi, hac 2/74 (1862) rivayet ettiler.

 

 

 

11019 (2)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihrama gireceği zaman başını hatmi ve çöven otuyla yıkar, az da yağ sürerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile haccımızda diğer eşleriyle birlikte umre de yaparken bana umre yaptırmadı. Diğer eşleriyle umre yapıp beni bırakması da gücüme gitmişti. "Ey Allah'ın Resulü! Beni bırakıp diğer eşlerinle umre yaptın" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abdurrahman'a: ''Kızkardeşini alıp umre yaptır. Kabe'de tavafını, Safa ile Merve arasında sa'yını yapsın. DönÜş tavafını da yaptıktan sonra Muhassab'da konaklayacağım gece oradan ayrılmadan yanımıza getir'' buyurdu. O zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Muhassab'da benim için konakladı.

 

11138 (1)'de tekrar edecektir.

 

 

 

11020 (3)- İsa b. Abdirrahman el-Beceli es-Sülemi, annesinden bildiriyor: Aişe'ye hacdan sonra umre yapmayı sorduğumda: "Zamanında hac sonrası Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) erkek kardeşimi benimle birlikte gönderdi. Harem bölgesinden çıktıktan sonra umreye niyetlendim" dedi.

 

[Zayıf]

 

 

 

 

11021 (4)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yola çıktık. Biz hac için çıktığımızı düşünüyorduk. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mekke'ye geldiği zaman Kabe'yi tavaf etti, ancak tavaf sonrası ihramdan çıkmadı. Kurbanlık develeri de getirmişti. Onunla birlikte hanımları ve ashabı da tavaflarını yaptılar. Tavaf sonrası kurbanlık getirmeyenler ihramdan çıktı. Bu arada ben hayız oldum. Hac ibadetini yerine getirdikten sonra artık dönüşe hazırlanmak üzere Muhassab'da konakladık. Oradayken: "Ey Allah'ın Resulü! İnsanlar hac ve umre yapmış bir şekilde dönerlerken ben sadece hac yapmış olarak dönüyorum" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Mekke'ye geldiğimiz gecelerde sen tavaf etmedin mi?'' diye sorunca: "Hayır!" dedim. Bunun üzerine: ''0 zaman kardeşinle Tenim'e git ve umre için ihrama gir. Sonra şu yerde buluşalım'' buyurdu.

 

Safiyye de orada hayız olunca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah hayrını versin! Bizi burada alıkoyuyorsun. Kurban günü dönüş tavafını yapmış mıydın?'' buyurdu. Safiyye: "Evet, yapmıştım" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O halde ayrılabilirsin!'' buyurdu. Daha sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile, gece vakti o Mekke'den çıkarken ben de oraya girerken veya o Mekke'ye girerken ben de çıkarken karşılaştık.

 

[-Sahih-]

 

 

 

11022 (5)- Abdullah b. Tavus, babasından bildiriyor: Hz. Aişe umre için ihrama girip Mekke'ye geldi. Ancak Kabe tavafını henüz yapmadan hayız oldu. Tavaf dışında umrenin diğer gereklerini yerine getirdikten sonra hac için niyetlendi. Kurban bayramı günü: ''Hacda yaptığın tavaf umre için de yeterli olur'' buyurdu, ancak Aişe onunla yetinmek istemedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu kardeşi Abdurrahman ile birlikte Ten'im'e yolladı ve oradan umre için ihrama girmesini söyledi. Bu şekilde hacdan sonra umresini de yaptı.

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Buhari (319) ve Müslim (1211) rivayet ettiler.

 

 

 

11023 (6)- Hz. Aişe der ki: Veda haccını yaptığı yıl Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile yola çıktık. Ben umre için ihrama girmiştim ve yanımda kurbanlık getirmemiştim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yanında kurbanlığı olanlar umre ile birlikte hacca da niyetlenerek ihrama girsinler ve ikisini bitirmeden de ihramdan çıkmasınlal''' buyurdu. Fakat Mekke'ye girmeden önce hayız oldum. Arefe gecesi: "Ey Allah'ın Resulü! Umre için ihrama girmiştim. Şimdi haccı nasıl yapayım?" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Umrenden vazgeç, saçlarını çöz ve tara. Sonra da hac için ihrama gir'' buyurdu. Haccımı bitirdikten sonra da (kardeşim) Abdurrahman b. Ebi Bekr'i benimle birlikte Ten'im'e gönderdi. Oradan yeniden ihrama girip bozduğum umrenin yerine bir umre yaptım.

 

[Sahih]

 

 

 

 

 

11024 (7)- Ata bildiriyor: Hz. Aişe: "Ey Allah'ın Resulü! Diğer hanımların hac ile umre yapıp öyle döneceklerken ben umresiz sadece hac yapmış bir şekilde mi döneceğim?" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Batha'da konakladı ve Aişe'nin umre için Ten'im'e gitmesini söyledi. Yanında kardeşi Abdurrahman b. Ebi Bekr de Ten'ım'e gitti. Orada umre için ihrama girip geldiler. Kabe'de tavafı, Safa ile Merve arasında sa'yını yaptı, saçlarını kısalttı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de onun için kurban olarak bir sığır kesti.

 

[Sahih]

 

 

 

11025 (8)- Hz. Aişe der ki: Veda haccını yaptığı yıl Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile yola çıktık ve umre için ihrama girdik. Sonra Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanında kurbanlığı olanlar umre ile birlikte hacca da niyetlenerek ihrama girsinler ve ikisini bitirmeden de ihramdan çıkmasınlar'' buyurdu. Fakat Mekke'ye girmeden önce hayız oldum ve bundan dolayı ne Kabe'yi tavaf, ne de Safa ile Merve arasında sa'y edebildim. Durumumdan Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e yakındığımda: ''Umrenden vazgeç, saçlarını çöz ve tara. Sonra da hac için ihrama gir'' buyurdu. Dediği gibi yaptım. Haccımı bitirdikten sonra da Abdurrahman b. Ebi Bekr ile birlikte beni Ten'im'e gönderdi. Oradan yeniden ihrama girdim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu da bozduğum umrenin yerine geçsin" buyurdu.

 

Umre için ihrama girenler Kabe'yi tavaf edip Safa ile Merve arasında sa'y yaptılar. Mina'dan döndükten sonra da hac için bir daha tavaf yaptılar. Ancak umre ile birlikte hac için de ihrama girenler sadece bir defa tavaf yaptılar.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Malik (1/410-1), Buhari (1556,1638,4395), Müslim (1211), Ebu Davud (1781) ve Nesai (5/165) rivayet ettiler.

11836 (2)'de tekrar edecektir.

 

 

 

11026 (9)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Zilhicce'nin hilali gereğince hac için yola çıktık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Umre için ihrama girmek isteyenler girsin, hac için ihrama girmek isteyen de öyle ihrama girsin. Ben de eğer kurbanlıkları getirmemiş olsaydım umre için ihrama girerdim'' buyurunca kimi umre için, kimi de hac için ihrama girdi. Ben de umre için ihrama girenlerdendim. Fakat Mekke'ye girmeden önce hayız oldum. Arefe günü geldiği zaman ben hala hayızlıydım. Durumumdan Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yakındığımda: ''Umrenden vazgeç, saçlarını çöz ve tara. Sonra da hac için ihrama gir'' buyurdu. Öyle de yaptım. Muhassab'da konakladığı gece (kardeşim) Abdurrahman'ı benimle birlikte Ten'im'e gönderdi.

 

Ravi der ki: "Abdurrahman, Aişe'yi bineğinin arkasına bindirdi. Aişe vazgeçtiği umre yerine yeniden bir umre için ihrama girdi. Bu şekilde de Allah ona hem hac, hem de umre nasip etti. Bozduğu için de ne kurban, ne sadaka, ne de oruç gerekti."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari: (1786) rivayet etti.

 

 

 

11027 (10)- Ahmed, Veki kanalıyla bir öncekinin aynısını: "Umrenden vazgeç. Saçlarını çöz, tara ve yıkan'' lafzıya rivayet etti. Bu rivayette Urve de: "Bu şekilde Allah ona hem hac, hem de umre nasip etti" lafzını kullanmıştır.

 

 

 

11028 (11)- Hz. Aişe der ki: Hac için telbiye getirdik. Serif'e ulaştığımızda hayız oldum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma girdiğinde ben ağlıyordum. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey Aişe! Neden ağlıyorsun?'' diye sorunca: "Hayız oldum! Keşke hac için gelmeseydim" dedim. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sübhanallah! Bu (hayız) Allah'ın, Adem'in kızlarına takdir ettiği bir durumdur. Sen Kabe'yi tavaf dışında haccın diğer gereklerinin hepsini yerine getir'' buyurdu. Mekke'ye girdiğimiz zaman da Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yanında kurbanı bulunmayanlardan haccını umreye çevirmek isteyenler çevirsin '' buyurdu.

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kurban gününde hanımları adına da sığırlar kesti. Batha'da (Muhassab'da) konakladığımız gece temizlendim. "Ey Allah'ın Resulü! Diğer hanımların hac ve umre yapmış bir şekilde geri dönerken, ben sadece hac yapmış olarak mı döneyim?" dediğimde (kardeşim) Abdurrahman b. Ebi Bekr'e emredince o, benimle birlikte Ten'im'e kadar geldi. Ten'im'de umre için telbiye getirdim.

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Müslim (1211) ve Ebu Davud (1782) rivayet ettiler.

 

 

 

11029 (12)- Hz. Aişe der ki: Hacdan döneceğimiz günün gecesi (Muhassab'da): "Ey Allah'ın Resulü! Diğer hanımların hac ve umre yapmış bir şekilde geri dönerken, ben sadece hac yapmış olarak mı döneyim?" dediğimde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kardeşimi benimle birlikte (Ten'ım'e) gönderdi ve oradan umre için telbiye getirdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile, gece vakti o Medine'ye doğru gecenin başında yola çıkarken, ben de Mekke'ye gece sonunda girerken karşılaştık.

 

[-Sahih-]

 

 

 

11030 (13)- Hz. Aişe anlatıyor: Serifteyken Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma girdiğinde ben ağlıyordum. ''Ey Aişe! Neden ağlıyorsun?'' diye sorunca: "Herkes bir hac ile umre yapmış bir şekilde dönerken ben sadece hac yapmış olarak döneceğim" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Neden?'' diye sorunca, ben: "Hayız oldum" dedim. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bul Allah'ın, Adem'in kızlarına takdir ettiği bir durumdur. Sen diğer hacıların yapacağı her şeyi yap'' buyurdu.

 

Mekke'ye geldiğimizde diğerleri gibi Mina'ya gittim. Ondan sonra Arafat'a gittik ve herkes gibi ben de vakfemi yaptım. Sonra Müzdelife vakfesini yaptım. Kurban günü (Akabe'deki) cemreyi taşladım. Diğer günlerde de diğer insanlarla birlikte cemreleri taşladım. Dönüşe geçmek üzere Muhassab'a geldiğimizde konakladık. Ancak vallahi orada benim için konakladı. Oradayken haber gönderip kardeşim Abdurrahman'ı çağırdı ve: ''Bunu bineğinin arkasına bindir ve Harem dışına çıkar'' buyurdu. Vallahi beni Ci'rane veya Ten'im'e çıkarmasını, oradan umre için ihrama girmemi söylemedi. Harem dışına en yakın yer Ten'im idi. Orada umre için ihrama girdim. Gelip Kabe'de tavafımı yaptım, Safa ile Merve arasında sa'yettim. Ardından konaklama yerine, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldim. Oradan (Medine'ye doğru) yola çıktık.

İbn Ebi Müleyke der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in vefatından sonra da Aişe böyle yapardı."

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Buhari (2984) rivayet etti.

 

 

 

11031 (14)- Hz. Aişe der ki: Veda haccında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yola çıktık. Şecere denilen yerde konakladığımızda: ''İsteyen umre için, isteyen de hac için ihrama girsin'' buyurdu. Bunun üzerine kimi umre için, kimi de hac için ihrama girdi. Ben de umre için ihrama girenlerdendim. Arefe günü geldiği zaman ben hala hayızlıydım. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Umrenden vazgeç, saçlarını çöz ve tara. Sonra da hac için ihrama gir'' buyurdu. Muhassab'da konakladığı zaman da emriyle bozduğum umrenin yerine yeni bir umre yaptım.

 

[-Sahih-]

 

 

 

11032 (15)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yola çıktık. Biz hac için çıktığımızı düşünüyorduk. Mekke'ye geldiğimiz zaman müslümanlar Kabe'yi tavaf etti. Tavaftan sonra Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yanında kurbanlık getirmeyenler ihramdan çıksın'' buyurdu. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında kurbanlık getirmişti. Mekke'ye geldiğimizde ben hayız olduğum için tavaf yapamadım. En son Muhassab'da konakladığımız zaman: "Ey Allah'ın Resulü! Diğer hanımların hac ve umre yapmış bir şekilde geri dönerken ben sadece hac yapmış bir şekilde mi döneceğim?" dedim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kardeşin Abdurrahman ile Ten'ıme git. Daha sonra seninle filan yerde buluşuruz'' buyurdu. Daha sonra gece vakti o Mekke'ye inerken veya oradan çıkarken karşılaştık.

 

Muhassab'dan ayrılmadan önce Safiyye binti Huyey de hayız olunca: "Sanırım sizleri yola çıkmaktan alıkoyacağım" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah sana hayırlar versin! Bizi nasıl alıkoyacaksın? Kurban günü tavaf etmedin mi?'' buyurunca, Safiyye: "Evet, tavaf ettim!" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O zaman yola çık'' buyurdu.

 

[-Sahih-]

 

 

 

11033 (16)- Başka bir kanalla bu hadisin aynısı nakledilmiştir.

 

 

 

11034 (17)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber çıktığımızda sadece haccı düşünüyorduk. Serife varıp konakladığımızda hayız oldum. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma girince ağladığımı gördü. ''Neden ağlıyorsun?'' diye sorunca: "Keşke bu yıl sizinle hac için çıkmasaydım" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sanırım hayız oldun" buyurunca: "Evet!" dedi. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu, Allah'ın Adem'in kızlarına takdir ettiği bir şeydir. Diğer hacıların yaptıklarını sen de yap, sadece temizlenene kadar Kabe'yi tavaf etme'' buyurdu.

 

Mekke'ye geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına: ''Bunu umreye çevirin'' buyurdu. Yanında kurbanı olanlar dışındaki herkes ihramdan çıktı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in, Ebu Bekr'in, Ömer'in ve zengin olanların kurbanları yanındaydı. Daha sonra da hac için telbiye getirmeye başladılar. Kurban gününde temizlendim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emredince gidip dönüş tavafını yaptım. Bir ara bize sığır eti getirilince: "Bu ne?" diye sordum. "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımları adına inek kurban etti" dediler.

 

Muhassab'da konakladığımızda: "Ey Allah'ın Resulü! İnsanlar hac ve unıre yapmış bir şekilde dönerlerken ben sadece hac yapmış olarak dönüyorum" dedim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emredince (kardeşim) Abdurrahman b. Ebi Bekr beni devesinin terkisine bindirdi. Hatırlıyorum da küçük bir kız olduğum için uyukladığımda yüzüm semerin arka tarafına değiyordu. Bu şekilde Ten'im'e geldik. İnsanların yaptıkları umreye karşılık ben de orada umre için ihrama girdim.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (305) ve Müslim (1211:120) rivayet ettiler.

 

 

 

11035 (18)- Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in hanımı Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Zilka'de ayının bitimine beş gün kala yola çıktı. Bu çıkışta herkes hac için yola çıkıldığını konuşuyordu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile maddi imkanı iyi olanlar kurbanlarını da yanlarında getirdiler. Serİfe vardığımızda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında kurbanlarını getirenler hariç diğerlerinin umre için ihrama girmelerini söyledi. O günde de hayız oldum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma girdiğinde ağladığımı gördü. ''Ey Aişe! Neyin var? Sanırım hayız oldun'' buyurunca: "Evet! Vallahi bu yıl sizinle böylesi bir yolculuğa çıkmamış olmayı isterdim" dedim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ise: ''Hayır! öyle yapma ve öyle deme! Diğer insanlar gibi sen de haccın gereklerini yerine getir. Sadece kabe'yi tavaf etme '' buyurdu. Bunun üzerine ben de hac için ihrama girdim. Yanlarında kurbanları olmayanlar da umre için ihrama girdiler. Diğer hanımları da umre için ihrama gidiler. Bu şekilde de Mekke'ye girdik.

 

Kurban gününde bana bolca sığır eti getirilip önüme döküldü. "Bu ne?" diye sorduğumda: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımları adına sığır kurban etti" dediler. Muhassab'da konakladığımız gece Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni kardeşim Abdurrahman b. Ebi Bekr ile Ten'im'e gönderdi. Oradan daha önce yapamadığım umre için ihrama girdim."

 

Ahmed der ki: Yakub başka bir defasında bunu rivayet ederken şöyle der: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımlarına umre için ihrama girmelerini söyledi. Aynı şekilde yanlarında kurban getirmeyenIerin de umre için ihrama girmelerini söyledi. İnsanların ileri gelenlerinden yanlarında kurban bulunanların ise ihramlarını çıkarmamalarını emretti."

 

[Sahih]

 

 

 

11036 (19)- Hz. Aişe der ki: Serif'teyken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma girdiğinde hayız olmuştum ve can sıkıntısı içinde başımı önüme eğmiştim. ''Hayız mı oldun?'' diye sorunca: "Ey Allah'ın Resulü! Evet, oldum. Sanırım kadınlar sırf kötülük için yaratıldılar" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır! Bu, Allah'ın Ademoğulları kadınları için takdir ettiği bir durumdur'' buyurdu.

 

[Zayıf]

 

18258 (6)'da tekrar edecektir.

 

 

 

Abdurrahman b. Ebi Bekr

 

- - (-)

11037 (1)- Abdurrahman b. Ebi Bekr der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımı Aişe'yi bineğimin arkasına bindirip umre için Ten'im'e götürmemi emretti."

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Buhari (1784, 2985), Müslim (1212), İbn Mace (2999) ve Tirmizi (934) rivayet ettiler.

 

 

 

11038 (2)- Abdurrahman b, Ebi Bekr der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: ''Şu deveyi hazırla ve kızkardeşini arkana bindirip götür. Tenlım tepesinden indiğiniz zaman telbiye getirerek gelin'' buyurdu, Bu olay hac sonrası Medine'ye dönüş yapacağımız günün gecesinde vaki olmuştu.

 

[Hasen]

 

11113 (l)'de tekrar edecektir.

 

 

 

11039 (3)- Hafsa binti Abdirrahman b. Ebi Bekr es-Sıddik, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana şöyle buyurdu: ''Kızkardeşin Aişe'yi bineğinin arkasına bindir ve umre için Ten'ime götür. Tepeden indiğinizde umre için ihrama girmesini söyledi. Bu şekilde umresini yapmış olacaktır. ''

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Hakim, Müstedrek'te (3/477) rivayet etti.

 

 

 

Cabir b. Abdillah

 

- - (-)

11040 (1)- Cabir b. Abdillah anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Aişe'nin yanına girdiği zaman ağlıyordu. ''Neden ağlıyorsun?'' diye sorunca, Aişe: "Diğerleri ihramdan çıkarken ben çıkamadım, onlar tavafları yaparken ben yapamadım. İşte hac da geldi. Ondan ağlıyorum" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu Allah'ın Adem'in kızlarına takdir etiği bir durumdur. Sen de yıkanıp hac için telbiye getir ve haccını yap'' buyurunca Aişe öyle yaptı. Aişe hayızından temizlenince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Ka'be tavafını yap, Safa ile Merve arasında sa'yet. Bu şekilde hem hacı hem de umre ihramından çıkmış olursun'' buyurdu. Aişe: "Ey Allah'ın Resulü! Hacca başlayana kadar önceki umrede tavaf yapmadığım için içim rahat değil" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Aişe'nin kardeşine: ''Ey Abdurrahman! Onu Tenim'e götür. Oradan umre için ihrama girsin'' buyurdu.

 

[-Sahih-]

 

Diğetr tahric: Müslim (1213), Ebu Davud (1786) ve Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (4231) rivayet ettiler.

 

 

 

11041 (2)- Gıbir b. Abdillah der ki: Hac niyetiyle Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile yola çıktık. Hacdan başka da bir niyetimiz yoktu. Serif'e ulaştığımızda Aişe hayız oldu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girdiğinde onu ağlarken görünce: ''Neden ağlıyorsun?'' diye sordu. Aişe: "Ey Allah'ın Resulü! Hasta (hayız) oldum" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sen de Adem'in kızlarından birisin ve onların maruz kaldığı şeye sen de maruz kalıyorsun '' buyurdu. Zilhicce ayının dördünde Kabe'ye ulaştık. Kabe'de tavafı yapıp, Safa ile Merve arasında sa'yettik. Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in emriyle tümden ihramdan çıktık.

İhramdan çıktıktan sonra kendi aramızda: "Yola çıktığımızda sadece hacca niyetlenmiştik ve başka bir şeyi (umreyi) düşünmüyorduk. Şimdi Arafat ile aramızda dört gün kalmışken ve kadınlarımızIa henüz yeni ilişkiye girmişken Arafat'a gidiyoruz" şeklinde konuşmaya başladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu söylenenlerden haberdar olunca konuşma yapmak üzere kalktı ve: ''Burada umreyi hac ile birlikte yapıyoruz. Eğer şimdi yaptığım bu işi yeniden yapacak olsaydım yanımda kurban getirmezdim. Kurban getirmeseydim (umreden sonra) ihramdan çıkardım. Bundan dolayı yanında kurbanı olmayanlar ihramdan çıksın'' buyurdu.

 

Suraka b. Malik b. Cu'şum kalkıp: "Ey Allah'ın Resulü! Sanki yeni doğmuşuz gibi bize söyle! Bu sadece bu yıl için mi geçerli?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu sonsuza kadar öyledir '' buyurdu.

 

Sonrasında Arafat'a gittik. Orada işimizi bitirdikten sonra ayrıldık. Daha sonra Aişe: "Ey Allah'ın Resulü! Herkes umre yaparken ben yapamadığım için içim rahat değil" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mekke vadisinin en üst tarafında mola verdi. Sonra kardeşi Abdurrahman b. Ebi Bekr'e söyleyince Aişe'yi bineğinin arkasında bindirdi ve onu Ten'im'e götürdü. Orada Aişe umre için ihrama girip geri geldi.

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Tahavi, Şerh müşkili'l-Asar'da (4306) rivayet etti.